Mirasçılar kendilerine miras bırakan kişinin mirasından fazla borcu olması halinde bu kişinin borçlarından sorumlu olmamak için mirası reddetme hakkına sahiptirler.
Türk Medeni Kanunu’nun 605 ila 618. maddeleri arasında yasal ve atanmış mirasçıların mirası hangi durumlarda reddedebilecekleri, ret beyanın nasıl olması gerektiği ve reddin usulüne ilişkin diğer düzenlemeler yer almaktadır.
Türk Medeni Kanunu’nda “Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler” ibaresi ile “mirasın gerçek reddi” ve “Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.” ibaresi ile de “mirasın hükmen reddi” ,iki ayrı ret mekanizması olarak belirtilmiştir. Bahsi geçen ret çeşitleri gerek görevli mahkemeleri gerek ret süreleri bakımından tamamen birbirlerinden farklıdır. Öncelikle yapılması gereken ret çeşidini belirlemek ve onun koşullarını araştırmaktır.
Mirasın gerçek reddi nedir ve nasıl yapılır?
Türk Medeni Kanunu’na göre yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Bu ret mirasın gerçek reddi olarak adlandırılmaktadır. Mirasın gerçek reddi, mirasçılar tarafından sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyanla yapılır. Reddin kayıtsız ve şartsız olması gerekir. Sulh hâkimi, sözlü veya yazılı ret beyanını bir tutanakla tespit eder. Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belge verilir.
Mirasın gerçek reddinde ret süresi nedir? Süresi içinde reddedilmeyen mirasın durumu nedir? Mirasın reddi süresi uzatılabilir mi?
Ret beyanının mirasın açıldığı günden, başka bir deyişle miras bırakanın ölüm gününden itibaren 3 ay içinde yapılması gerekmektedir. Bu süre hak düşürücü süredir. Hak düşürücü süre kanunen belirlenen süre içerisinde kullanılmaması durumunda hakkın ortadan kalkmasına neden olan süreye verilen addır. Bu süre, yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe miras bırakanın ölümünü öğrendikleri; vasiyetname ile atanmış mirasçılar için miras bırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten işlemeye başlar. Mirası reddetmeden ölen mirasçının ret hakkı kendi mirasçılarına geçer. Bu mirasçılar için ret süresi, kendilerinin miras bırakanına mirasın geçtiğini öğrendikleri tarihten başlar. Zamanaşımı veya hak düşümü sürelerinin dolmasına engel olmak için dava açılması ve cebri icra takibi yapılması, ret hakkını ortadan kaldırmaz.
Yasal süre içinde mirası reddetmeyen mirasçı, mirası kayıtsız şartsız kazanmış olur.
Önemli sebeplerin varlığı halinde sulh hâkimi, yasal ve atanmış mirasçılara tanınmış olan ret süresini uzatabilir veya yeni bir süre tanıyabilir.
Mirasın hükmen reddi nedir ve nasıl yapılır? Hükmen reddin süresi nedir?
Türk Medeni Kanunu’na göre “Ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.”
Mirasçı davranışlarıyla mirası kabul etmemiş olmalıdır. Tereke tespiti yaptırılması mirasın kabul edildiği anlamına gelmez.
Miras bırakanın mal varlığının borçlarını karşılayamayacak durumda bulunduğu sabit ise, miras kendiliğinden reddedilmiş sayılacaktır. Mirasçıların herhangi bir ret ileri sürmelerine gerek ve zorunluluk yoktur. Hükmen ret kanundan doğan bir rettir.
Mirasın hükmen reddinde ret süresi söz konusu değildir. Yani hükmen ret her zaman istenebilecektir. Miras bırakanın terekesi borca batık ise, bunun tespiti için her zaman dava açılabilir. Terekenin borca batık olduğu yaygın olmalı ve sabit bulunmalıdır. Terekenin borca batık olduğunun ispatı zorunludur. Borca batıklığın tespiti için mirasçılardan biri veya birkaçı yahut tamamı dava açabilirler.
Hükmen redde görevli mahkeme mirasın gerçek reddinden farklı olarak asliye hukuk mahkemesidir.
Kimler mirası reddedemez?
Ret süresi sona ermeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya miras bırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine mal eden mirasçı, mirası reddedemez.
Mirasçılardan biri tarafından mirasın reddedilmesinin sonucu nedir?
Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerine geçer. Mirası reddeden atanmış mirasçının payı, miras bırakanın ölüme bağlı tasarrufundan arzusunun başka türlü olduğu anlaşılmadıkça, miras bırakanın en yakın yasal mirasçılarına kalır.
En yakın mirasçıların tamamı tarafından mirasın reddedilmesinin sonucu nedir?
En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından ret olunan miras, sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edilir. Tasfiye sonunda arta kalan değerler, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verilir.
Altsoyun tamamının mirası reddetmesinin sonucu nedir?
Altsoyun tamamının mirası reddetmesi halinde, bunların payı sağ kalan eşe geçer.
Mirasçıların mirası ret halinde sonra gelen mirasçıların durumu nedir?
Mirasçılar, mirası reddederken, kendilerinden sonra gelen mirasçılardan mirası kabul edip etmeyeceklerinin sorulmasını tasfiyeden önce isteyebilirler. Bu takdirde ret, sulh hâkimi tarafından daha sonra gelen mirasçılara bildirilir; bunlar bir ay içinde mirası kabul etmezlerse reddetmiş sayılırlar. Bunun üzerine miras, iflas hükümlerine göre tasfiye edilir ve tasfiye sonunda arta kalan değerler, önce gelen mirasçılara verilir.
Mirasın gerçek reddinde alacaklıların korunması
Malvarlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse; alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde, ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler. Reddin iptaline karar verilirse, miras resmen tasfiye edilir. Bu suretle tasfiye edilen mirastan reddeden mirasçının payına bir şey düşerse bundan, önce itiraz eden alacaklıların, daha sonra diğer alacaklıların alacakları ödenir. Arta kalan değerler ise, ret geçerli olsa idi bundan yararlanacak olan mirasçılara verilir.
Mirası reddeden mirasçının miras bırakanın alacaklılarına karşı sorumluluğu var mıdır?
Ödemeden âciz bir miras bırakanın mirasını reddeden mirasçılar, onun alacaklılarına karşı, ölümünden önceki beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları değer ölçüsünde sorumlu olurlar. Olağan eğitim ve öğrenim giderleriyle âdet üzere verilen çeyiz, bu sorumluluğun dışındadır. İyiniyetli mirasçılar, ancak geri verme zamanındaki zenginleşmeleri ölçüsünde sorumlu olurlar.